Milletin destan yazdığı, hain darbe girişiminin canlı tanığı Doçent Dr.Sezai Çelik, Çamoluk Eğitim Vakfı öğrencilerine 15 Temmuz gecesi Şehitler Köprüsü'nde yaşananları anlattı.
Milli İrade Platformu'nun hazırladığı sinevizyonunun ardından başlayan seminerde Çelik,
"15 Temmuz gecesi hareketlenmenin olduğunu kardeşimden öğrendikten sonra emniyet müdürü arkadaşımı aradım ve bir darbe teşebbüsü olduğunu öğrendim. Ardından bulunduğumuz sitedeki arkadaşlarımla görüştüm ve site önünde toplanmaya karar verdik. Bunun üzerine 'biz ne yapabiliriz?' diye düşünürken Cumhurbaşkanımız'ın televizyona bağlandığını gördük. Ardından tereddüt etmeden Veysel Bey, ben ve yedi arkadaşımız Boğaziçi Köprüsü'ne gittik." dedi.
Her yaştan ve kesimden insanların akın ettiği Boğaziçi Köprüsü'nde darbe teşebbüsünde bulunan hainlerin milleti korkutmak için plastik mermi kullandıklarını içinden geçirdiğini, ancak yerdeki yaralılara baktığında bu yaralanmaların G3 mermisinin tipik izi olduğunu anladığını, böylelikle hadisenin vehametini idrak ettiğini anlatan Çelik, köprü girişinde bir çok kahramanlığa şahit olduğunu şu şekilde anlattı:
"İlk müdehale yapıldıktan sonra yaralıların en fazla yarım saat içerisinde alandan çıkarılması gerekiyordu. Ambulansların giremediği alana, yaralıları motosikletle hastaneye yetiştiren 20'li yaşlarda benim sayabildiğim 5 tane kardeşimiz vardı. Bu şekilde sabaha kadar Üsküdar Devlet Hastanesine yetiştirilen 30 tane vatandaşımız vardı ve bunların hepsi kurtuldu. Bu kardeşlerimiz, gece boyunca, canlarını hiçe sayarak orada bulundular. Dünya yaralı kurtarma tarihinde belki bir ilktir bu. Karnından vurulmuş birisini sadece sedye ile ve düz vaziyette taşımanız gerekiyor. Ama onlar, onları bile motosikletin arkasına atıp götürdüler. Ve onların kurtuluşuna vesile oldular. Olayın ardından motosikletli gençlerle röportaj yapmak isteyen gazeteciler onlara ulaşamıyoruz, nasıl ulaşabiliriz diye beni aradılar. Bunun üzerine ben de bir gence ulaşıp televizyon programına davet ettiklerini, bu vesile ile milletin seni tanımasını istediklerini ilettim. Bunun üzerine gencin bana vermiş olduğu cevabı aynen aktarıyorum. Hocam; vatan tehlikede dediler, biz de Allah rızası için koştuk. Millet bizi tanısa n’olur tanımasa n’olur dedi ve programa çıkmayı reddetti.” Daha sonra konuşmasına devam eden Çelik; “ O gün orada gencinden yaşlısına, tek bayrak tek devlet için kurşunların önüne atlayan, tankların önüne yatan insanların olduğunu belirtti. Fransız lisesinde okuyan genç de vardı, benim gibi İmam Hatipden mezun olanda vardı ilkokul mezunu da ordaydı. O gün orada bunların hiçbir önemi yoktu. Önemli olan tek şey vatan ve milletti dedi.”
Gençlerin önemini vurgulayan Çelik konuşmasını "Fetönün hainlerini asla unutmayın Bunları unutursanız, bu şehitlerin hakları size helal olmaz" sözleriyle sonlandırdı.
Seminerin ardından kürsüye davet edilen Çamoluk Eğitim Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Veysel Ekmen, "16 Nisan'da ülkemizi, istiklalimizi, istikbalimizi garanti altına almak için oy kullanmaya sandığa gideceğiz. 15 Temmuz gecesi bizim için çok önemli. 16 Nisan da çok önemli ve bu hainler ile arkasındaki güçlere kuvvetli cevap vermek için sandıklarda en az %60 "evet" çıkması gerekir ki ülkemiz rahat bir nefes alsın. Biz ümmetin gözbebeği, ümmetin umuduyuz, bizim güçlü olmamız lazım." dedi.
Seminerin ardından öğrencilerimize Diriliş Postası eklerinden "Neden Evet?", Cumhurbaşkanlığı'nın hazırladığı "15 Temmuz Darbe Girişimi ve Milletin Zaferi" adlı kitap ile Üsküdar Evet Platformu'nun hazırladığı referandum maddelerini açıklayan "Bizim İçin En iyisi Evet" adlı kitapçık hediye edildi.